Wednesday, February 17

Bir kız tek başına

Bir gün tek başınayken başladı bütün bunlar
Kız konuşacak birini bulamayınca kendiyle konuştu
O zaman kendine soru sormaya başladı
Ama soruların cevapları fazla acımasızdı

O zaman böyle oturdu işte bir deniz kıyısında
Dalgalar vurdukça kıyıya,
Yeni sorular geldi aklına.
Martılar bağırdıkça,
Çığlık attı yüreği.
Yağmur damlaları düştükçe vücuduna,
Gözyaşları indi yanaklarından

Mor çiçekli elbisesinin etekliğine sildi gözlerini.
Ellerine baktı,
Kupkuruydu elleri.
Dizlerine baktı,
Titriyorlardı.
Gökyüzüne baktı,
Kapkaraydı bulutlar.
Çok çaresiz hissetti kendini o anda.
Midesinde adını koyamadığı bir kalabalık vardı.
Neyin kalabalığıydı ki bu acaba?
Bilmiyordu.

Yukarı baktı sonra,
Yukarı baktı ve bir nefes aldı
Derin bir nefes
Içine çektiği havayı geri üflerken yalvardı sessizce;
"nolur" dedi,
"bitsin artık".

Denize baktı bu sefer,
Bir ışıltı vardı denize yansıyan.
Başını yeniden gökyüzüne diktiğinde,
Gri bulutların ardından güneş görünmeye başlamıştı.
Kız şaşırdı.
Kupkuru elleriyle sildi bu sefer gözlerini.
Güneş ısıtmaya başlamıştı kemiklerini,
Dizleri titremiyordu artık.

Kız biliyordu ışığın kaynağının kim olduğunu,
Gelmişti yine
Onu rahatlatmaya gelmişti
Bir demet umut getirmişti yanında da.
Kız biliyordu onun kim olduğunu
Nemli gözleri ışıl ışıl parlıyordu artık.
Havadaydı onun huzuru.
Nefesiyle dolardı içine,
Götürürdü bütün kötülükleri
Okşardı saçlarını esintisiyle
Korurdu onu tek başınalığında

Kız biliyordu onun kim olduğunu.




Deniz Konuk

No comments:

Post a Comment

Deko

My photo
kız yazdı, yazdı, yazdı...